Çağıl Özge Özkul’un sunduğu programda ön plana çıkan başlıklar şu şekilde:
Bir Sürü Projemiz Ve Heyecanımız Var
“Federasyonda 23 seneden sonra bir değişim oldu. Çünkü Federasyon içerisinde de görevlendirmeler yapıyoruz. Takımlarımız Avrupa’da maçlar yapıyorlar, bizler onu takip ediyoruz. Göreve yeni geldiğimiz için ziyarete gelenler oluyor, onlarla da konuşuyoruz. Bir sürü projemiz ve heyecanımız var. ‘Daha güzel nasıl yapabiliriz’ diye konuşuyoruz. Bu yorgunluklar, güzel yorgunluklar. Bazı şeyler oturduğunda daha da rahatlarız. Sonuçta eksik olmasınlar; herkes tebrik etmeye geliyor ve projelerinden bahsediyorlar, basketbol konuşuyoruz. Kulüpte görev yapmaktan farklı olarak, Federasyonda iş yoğunluğu üst düzeyde.”
Başkanımız da Bizler De Heyecanlıyız
“Kısa, orta ve uzun vadede planlar yapalım istedik... Başkanımız da bizler de heyecanlıyız. Biran önce bir şeyler yapalım istiyoruz. Liglerle alakalı değişmesi gereken ve günümüze uyarlanması gereken yönergeler bulunuyor. Başkanın tesisleşme konusunda ciddi düşünceleri var. Federasyon olarak zayıf kalmışız. Sadece iki salonumuz var. Abdi İpekçi Spor Salonu ve Ankara Arena... Bunları çoğaltmak istiyoruz. Altyapı milli takımlarının daha fazla idman yapabileceği alanlar istiyoruz.”
Çok Fazla Projemiz Var
“Abdi İpekçi Spor Salonu’nun bulunduğu alan çok büyük. Çoğunda da açık otopark var. Biz buranın projesini çizdirelim ve hemen inşaata da girişelim istedik. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Spor İstanbul ile görüştük, bize çok yardımcı oluyorlar. İnşallah yaz başında kadar belediye ile bir protokol yaparak, Sinan Erdem Spor Salonu'nu Türk basketboluna katmak istiyoruz. Kulüplerimizin Avrupa maçlarını orada oynatmayı hedefliyoruz. Abdi İpekçi Spor Salonu’nda salon ve yanında altyapılar için kamp merkezi olacak. 66-70 yataklı otel olacak, salon ve altyapı maçları oynanabilecek... Kendi ofislerimiz ve A Milli Takım için ayrı saha olacak. Bunun projeleri değişebilir ama kafamızdakiler bunlar... Tüm kadın ve erkek milli takımlarımızın kamp çalışmaları buralarda yapılsın istiyoruz. Hem masraflardan kurtulalım hem de derli toplu bir arada olalım.”
“Kulüpler idman yapacak salon zor buluyorlar. Ayrıca ekstra ve sezon içerisinde idman yapmak isteyenlere de fırsat yaratmak istiyoruz. Bunu merkezlere bölerek yapmayı planlıyoruz. Abdi İpekçi Spor Salonu’nu yapabilirsek, diğer projeler de gelecektir. Abdi İpekçi Spor Salonu yerine bir salon olacak, onun yeniden yıkılmasıyla ilgili bir projemiz var. Salonun boş günlerde de kiralanabilecek bir sistemde yapmak istiyoruz. Euroleague standartlarında en az 8-9 ya da 10.000 kişilik bir salon olabilir.”
Başarılı Bir Sezon Geçiriyoruz
“Basketbol ne kadar izlenirse biz o kadar mutlu oluruz. Hem kadınlar hem de erkeklerde başarılı bir sezon geçiriyoruz. Kadınlar Eurocup’ta dört takımımız yarı finale kaldı. Bu daha önce yaşanmamız bir şey. Bizi sevindiren; bir Türk takımımız şampiyon olacak olması... Sahada herkes kupayı almak isteyecektir. İki takımımız da birbirini iyi bilen takım. Türkiye Kupası’nda da karşı karşıya geldiler. Her oyuncunun başına gelmeyecek bir durum. O nedenle oyuncuların bunun keyfini yaşaması ve saha içerisinde de kıyasıya mücadele etmesi gerekli. Kadınlar ligimiz; Avrupa’daki en iyi iki ligden birisi durumunda. Rusya ile birlikte Türkiye en iyi iki ligden biri durumunda. Ayrıca bütçeler de çok yüksek. Çok kaliteli oyuncular mücadele ediyor. Kendi oyuncularımızla da bunu A Milli Takım’a adapte etmemiz lazım.”
Üç Takımımızın Euroleague’de Çeyrek Final Oynamasından Mutluyuz
“NBA’den sonra en büyük basketbol organizasyonu Euroleague… Bu ligde en iyi 8 takımın 3’ünüğn Türk takımı olması bizleri gururlandırıyor. 3 takımla play-off oynamak büyük bir başarıdır. Ben herkesi tebrik ediyorum. İnşallah 3 takımımız da Final Four oynar. Kolay mı, değil… Ama seri olduğu için hemen her şey olabilir. 16 takıma düşmesiyle Euroleague’de hem seyirci hem de izlenme oranı arttı. Ama bu formattaki takımlar 5 hafta haftada 2 maç oynadılar. Pazar, Salı, Cuma ve Pazar günleri maçlarını oynadılar. NBA atmosferinin üstüne çıktılar... Yorgunluk ve sakatlık sorunları yaşandı. Alışmak kolay olmadı ama 3 takımla son 8’e kalmak Türk basketbolu açısından büyük başarı.”
“Saha avantajına sahip olduğumuz serimiz hiç yok. Panathinaikos sahasında yenilmiyor ve çok agresif oynuyor. Fenerbahçe’nin oradan bir galibiyet alması gerekiyor. Obradovic, seri oynamayı ve o havayı çok iyi bilen, yeni şeyler deneyen bir antrenör. Fenerbahçe’nin 1 maç kazanırsa işi halledeceğini düşünüyorum. Olympiacos sahasında sezon içerisinde yenilen bir takım. Çünkü deplasmanda çok rahat maç kazanabiliyor. Ama Anadolu Efes, çok formda durumda. Spanolulis’in yaşının ilerlemesi nedeniyle onu iyi savunursak ve hızlı hücuma izin vermezsek şansımız var. Darüşşafaka Doğuş ise çok rahat... İlk 8’e girdiler ve üstlerinde o baskı kalmadı. Rahat oynayacaklardır... Real Madrid çok iyi durumda bir ekip... Amaç Real Madrid’i hataya sürüklemek... Ama yine de bu iş kolay değil. Üç eşleşme arasında en zor iş Darüşşafaka Doğuş’un…”
Gelen Takımları En İyi Şekilde Ağırlamak İstiyoruz
“FIBA ile yoğun şekilde çalışıyoruz. Her türlü organizasyonda neler yapılıyor onu konuşuyoruz ve elimizden geleni de yapıyoruz. Finaller Sinan Erdem Spor Salonu’nda oynanacak. Grup maçlarına ise Fenerbahçe Arena ev sahipliği yapacak. Bu işin bir de sportif tarafı var... Gelen takımları en iyi şekilde ağırlamak istiyoruz. Gruplarda 5 takım ülkemize gelecek ama finallerde 15 ülke ağırlayacağız. Ülkemiz açısından bu durum çok değerli. 2010 yılında da en iyi şekilde takımları ağırlamıştık. Her şeyin eksiksiz olması için mesai veriyoruz. Çok güzel olacağına inanıyoruz.”
“Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Çünkü Sinan Erdem Spor Salonu çok güzelleşmiş. İki organizasyona da hazır durumda. Böyle büyük bir organizasyon öncesi Final Four’un orada olması test olacak... Salon tamamıyla bu ilki büyük organizasyona hazır durumda.”
Grupta İlk İki Sıra İçerisinde Yer Almayı Hedefliyoruz
“Eurobasket’te iki çok ciddi rakibimiz var. Turnuva sonuna kadar gidebilecek Rusya ve Sırbistan ile ciddi maçlar oynayacağız. Onun dışındaki takımlarda tehlikeli ama bu iki takım hedef takım durumunda. İlk ikiye kalırsak, grupta çaprazda çok korkulan rakipler yok. Önemli olan ilk ikide yer almak. Grubu oynuyor alışıyor ve sonrasında stresli bir maça çıkıyorsun... 2001 ve 2010’da final oynamıştık. O zamanki jenerasyon, altın jenerasyondu. Biz oyuncularımıza güveniyoruz. Her şeyi başarabiliriz. Yeter ki halkımız bu işi sahiplensin; çünkü halkını arkasına alınca takımımız başarılı olacaktır. Ülkemizi en iyi şekilde gururlandıracağımıza inanıyorum. Daha turnuvaya çok zaman olduğundan biz de bu işi oturup konuşmuyoruz. Ama biletleri şimdiden almak lazım ki sonrasında bilet bulunmuyor. Her iki salonda da o akşam 30.000 kapasite seyirci alsa yine o karşılaşmalar dolar…”
“Ömer Aşık ile konuştuk, kendisi iyi durumda. Bağırsağındaki bir virüs nedeniyle kilo kaybı yaşadı. 13-14 kilo vermiş ama korkulacak bir şey yok. Bir an önce eski haline gelmesini diliyoruz. Ömer Aşık yaş itibariyle tam olgunluk çağında. Bu süreçte gücünü ve kuvvetini toplayacaktır. Ersan da bu sezon sonunda bir kontrat yapacak. En kısa zamanda bu işi çözecek ve kafası sağlam bir şekilde milli takıma gelecektir.”
Gelişim Ligi’ni Hayata Geçirmek İstiyoruz
“Bizim için en önemli işlerden birisi de ‘Altyapıyı nasıl yukarıya entegre edebiliriz’... İspanya, 8 yabancıya geçiyor, çoğu ülkede 6 yabancı var… Ülke basketbolunun beslenmesi için bu oyuncuları entegre etmemiz lazım. 2-3 aydır bu konuda çalışıyoruz. Başkan da daha önce bahsetti; projelerimizden birisi gençler maçlarını şehirlerde oynuyorlardı. Şimdi biz bu karşılaşmaları deplasmanlı olarak oynatacağız. Pınar Karşıyaka, Tofaş ve Bandırma’nın çok iyi genç oyuncu kadroları var. Ancak bölgelerinde birbirine yakın güçte takım sayısı az. Süper Lig’de olmayan ve altyapıları iyi olan U18 takımlarının her hafta deplasmanda ciddi maçlar oynamasını hedefliyoruz. Sonrasında 2018-2019’da da “Gelişim Ligi” düşünüyoruz. Çünkü bu oyuncular A Takım kadrolarında oturuyorlar. Ligimiz İspanya ile birlikte Avrupa’nın en yarışmacı liglerinden birisi durumunda. İspanya ile Türkiye ligleri yarışmacı olduklarından bu çocuklar dakika bulamıyorlar. U18’i hemen deplasmanlı liglere yönlendiriyoruz. 18 yaşından sonra her hafta Süper Lig takımının aynı şekilde gelişim takımı olacak ve 20 yaşına kadar oyuncu 50’ye kadar maç yapabilecekler. Bu açıdan planı yaparken 18’den 20 yaşına kadar hem gelişsinler hem de özgüvenlerini kaybetmesinler istiyoruz. Fenerbahçe - Galatasaray saat 18:00’de maçlarını oynuyorsa, gelişim takımının da maçını saat 15:00’e koymak istiyoruz. Bu oyuncuların gelişimlerini takip etsinler, o çocuklar 30-35 dakika oynayacaklarından, özgüvenlerini geliştirsin istiyoruz. Antrenörleri de bu şekilde oyuncularını daha sağlıklı görürler. U18’i hemen başlatıyoruz, sonrasında bu çocukları 21 yaşına kadar Gelişim Ligi’nde deplasmanlı olarak oynatacağız. Tüm bunların sponsoru da biz bulacağız bütçeleri de biz karşılayacağız.”
Hem Gençleri Oynatmak Hem de Değer Yaratmayı Hedefliyoruz
“Süper Lig yarışmacı bir lig. Bugün Banvit Şampiyonlar Ligi’nde Final Four’a kaldı... Bizim her takımımız ciddi başarılar kazanıyor. Üç yabancıyla oynamayacağım dersen bu başarılar olmaz. Bu ligin bir değeri var. İspanya ve Türkiye Ligleri en fazla sponsor alan ligler. En iyi antrenörler ve yabancı oyuncular sana geliyorlar... Hem bu değeri yaratmak hem de gençleri nasıl oynatacağız buna bakıyoruz. Bu çocukları sağlıklı bir şekilde 21 yaşına kadar çıkartmaya kararlıyız.”
“Türk oyuncuların daha çok çalışıp daha çok zaman almasını istiyoruz. Kulüpte de çalışırken aynı şeyi söyledim; 3+2 kuralı varken, aynı şekilde Rusya’da da bu kural vardı. Avrupa’daki en kötü iki milli takım biz ve Rusya’ydı. İki Türk sahadayken de aşama kaydetmedik… Oyuncunun gelişimini daha çok maç yaptırarak, yeteneklerini geliştirebilecek bir ortam yaratmalıyız. Cedi, Melih ve Göksenin bu işi yapıyorlar… O dakikaları alıyorlar. O dakikayı alıp bırakmamak gerekli. Yabancı oyuncu, maç seçebiliyor ama bizim oyuncularımızın mental olarak kuvvetlenmesi gerekiyor. Birbirlerine karşı ciddi maçlar oynamalı. Kulüpler yabancı sayısı değişsin istemiyor; biz de bu oyuncuları istediğimiz zaman alıp oynatıp kulüplerine vereceğiz.”
“Biz plan yaptığımızda 2000 doğumlu çocuklarımız 17 yaşında... 2001, 2002, 2003, 2004 ve 2005 doğumlulardan bir plan yaptık. Bu jenerasyondan altın jenerasyon çıkartacağız. Çok fazla maç oynatarak bu çocukları belli noktaya getireceğiz. 2-3 sene sonra da bakacağız. Verim aldık mı alamadık mı onu o zaman konuşuruz... Ama bizim sağlıklı şekilde çocuklarımızın katkı sağlaması ve Süper Lig gibi Avrupa’da en iyi lig gibi gözüken bu ligin değerini korumamız gerekli. Bu ikisini nasıl yapabiliriz bu duruma bakıyoruz.”
Oyuncuları Korumamız Gerekiyor
“Euroelague ile FIBA’nın anlaşması en çok istediğimiz şey. Federasyonu bu işin dışarısında tutuyoruz. Geçen sene takımlarımızı biz Eurocup’a göndermedik. Bu karar, önceki Federasyonun aldığı bir karardı. Ama İspanya, Rusya, Litvanya, Hırvatistan ve Slovenya bu kuralı uygulamadı. Bir yaptırım da gelmedi. Eurocup’a gitmek isteyen oraya gider. Bizden Eurocup için iki davetiyeli takım isteniyor. Biz bu konuda kulüplerimizi serbest bırakacağız. Temennimiz iki tarafın sağlıklı bir şekilde anlaşması. İki tarafın anlaşamaması nedeniyle maç trafiği çok zorlu oluyor. Gelecek sene iki milli takım arası var. 10’ar gün demek oluyor bu... Takvim çok sıkışacak. Buradan oyuncular etkilenecek. Oyuncu olmadan ne reyting ne sponsor olur… Oyuncuları korumamız gerekiyor.”
ANADOLU EFES'TEN YENİ BİR BOMBA...
Türkiye Basketbol Ligi 2019-2020 sezonu Puan Durumu
Bostanlıspor'dan ücretsiz basketbol okulu
U18 Erkekler'de Türkiye Şampiyonu Anadolu Efes
Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi 2017-2018 sezonu puan durumu
Antalya'da U14 şampiyonları belli oldu
TBL 2015-2016 Sezonu Puan Durumu
